Yase bu şarkının çıkış tarihiyle ilgili yaptığı duyuruda şöyle bir açıklamaya yer vermiş: "Evde sandalyede oturarak tek kanal aldığım demo kaydına biraz back eklediğim, kapak fotoğrafını malum karantina sebebiyle evde telefonun ön kamerasıyla çektiğim, ilk defa hiçbir şirkete bağlı olmadan kendi emeklerimizle yayınlayacağımız, şu birlik ve beraberliğe ihtiyaç duyduğumuz günlerde bence pozitif hissettiren single'ım (...)"
Şarkı kendi tarzında hoş bir parça olmuş; ancak trap'in pop'a yakın karakterini yansıtır cinsten bir parça. "Pozitif hissettirme" konusuna gelirsek; orası pozitifliğe ve şarkıya ne açıdan baktığımıza bağlı. :-)
Şarkı "sosyal medya dili"yle yazılmış; bu, hem şarkıda yansıtılmaya çalışılan karakterle, hem de kafiyenin yönlendirmesiyle ilgili bir husus diyebiliriz. Dilin özensiz kullanımı sosyal medya dilini doğurmakta. Şarkıdaki bazı ifadelere bakalım:
"Dengem bozuluyo" - Sondaki "r" telaffuzda yutulsa da yazıda korunmalı. Şarkı isimlerinde çok önemli bir husus değilse de yazışmalarda buna dikkat edilmeli. "Nası" da aynı şekilde.
"Kalkıp bir bardak su" - Aldın mı, içtin mi, yere mi döktün; cümlenin gerisi nerede? :-) Cümle ritim aralığına sığsın diye kelimeden kısılmış; ama başka bir açıdan bakarsak da, "su içme" fiilinin yarım kalıp / önemsizleşip, elin telefona gidişinin asıl eylem hâline gelmesi dolayısıyla bu cümlenin bilinçli olarak yarım bırakıldığı da düşünülebilir. O zaman da arada kısa bir es verilmesi gerekirdi; ama bu es için "yine"yi yutmak gerekir, hâlbuki "yine" vurgusu da önemli.
"Fotoğrafların sürüklüyor bir depresyona" - Depresyon bu kadar kolay kapılınabilecek bir hâl değildir, diyebiliriz. Hem "depresyon" kelimesi şarkıda yansıyan ruh hâliyle hiç uyumlu değil. Ayakları yerden kesilmiş biri var şarkıda, hayata küsmüş biri değil.
"Nası' süper anlatamam, nası' geçti bunca zaman" - Süper olan ne? İçine girdiğin ruh hâli mi? Hislerin mi? Durum mu? Hani depresyondaydın, neresi süper olabilir? :-)
"Geliyo' bi' mesaj, kalbim o an vefat" - "Mesaj” ve “vefat" kafiye oluştursun diye acayip bir cümle kurulmuş. Kalbin küt küt atması kalbin durmasıyla ilişkilendirilmiş ama güzel bir ifade değil. Duygularını çok abartılı ifade eden bir karakter karşısındayız.
"Bakışları sanat" - Kimin sanatı, Tanrı'nın mı? Öyle düşünsek bile bakış kişinin kendisiyle alakalıdır, gözün güzelliği Tanrı'nın sanatıyla. Bakış da sanat olabilir tabii ama araya bir sanat dalı girmesi gerekir, normal hayatta bakışın sanatlığından -“karşıdakini etkileme sanatı” gibi bir benzetmeye gitmiyorsak- söz edilemez. "vefat - nakavt - sanat" güzel kafiyeler ama cümleler oturaklı olmuyor sanki.
"Batıyodu' rahat / Ben de yazdım cevap" - Bir kişi kendisine "rahat batıyordu" demez genellikle; onu başkaları söyler. Ya da aradan belli bir zaman geçmesi gerekir ki kişi "Bana rahat batmış." diye vicdan muhasebesinde bulunsun. "Yerimde duramadım" gibi bir şey söylemek istiyor sanırım.
"Dengem bozuluyo' sana" - "Sana dengem bozuluyo' " bozuk bir cümle yapısı. "Dengem bozuluyor sana bakınca" olur, "Senin yüzünden dengem bozuluyo'" olur; ama bu olmaz. "Sana"yı bir sonraki cümleyle bağlantılı olarak "sana düşmem" şeklinde de alamıyoruz; çünkü "düşmem"in dolaylı tümleci "bakışına".
"Düşmem bakışına daha" - Bu da sosyal medya dili.
"Biraz mola hayat / Derdi daha azalt" - Bu kabul edilebilir; ama "derdi biraz azalt" dense daha iyi olabilirdi.
"Nası' bi şanssan" - Bence şans değil, yalanlar söylüyormuş baksana. :-)
"Nefesim aksar" - Nefes daralır, tükenir; ama aksamaz. Aynı kapıya çıkıyor belki ama kafiyenin yönlendirmesiyle yerleşik olmayan kalıplar kullanılmamalı.
"Yeni bir aksan konuşup" – Bildiğim kadarıyla aksan konuşulmaz, aksanla konuşulur. (Şarkı sözleri "Yeni bir aksan, konuşup aptal gibi gülüyorum." şeklinde verilmiş ama öyle daha anlamsız oluyor.)
"Sebebi yok bu akşam" - Başka akşamlarda var mı yani bir sebebi? :-) Öte yandan, "bu akşam" vurgusu, karakterin ana odaklanarak yaşadığına işaret ediyor denebilir. Karakter de değil aslında, tip. :-)
Bu kadar ince eleyip sık dokumaya gerek yok belki; ama yine de şarkı bu gibi hususlara takılarak dinleyen biri için pek pozitif duygular yaratmayabilir. Dil özenli kullanılmayınca üzüm üzüme baka baka kararıyor ve dilin yozlaşması düşüncenin körelmesini de tetikliyor. Şarkı böyle bir ruh hâli yaşayan birini güzel yansıtıyor belki; ama bir yerde de şarkıyı dinleyenlerin bu tür ifadeleri kanıksamasına kapı aralanıyor denebilir. Böyle bir şarkı saçma muhabbetlerin, küfür ve müstehcenlik içeren sözlerin yer aldığı şarkılardan çok daha iyidir belki; ama yine de başka açılardan bakınca eleştirilebilir yönleri var. Tarz olarak böyle şarkılara da ihtiyaç var tabii, ama ortaya konulan işlere eleştirel bir gözle bakmaya da ihtiyaç var. :-)
yasenin en beğendiğim şarkısı şuana kadar, bence gayet dinlenir bi parça. tabi çok rap rap değil ama chill bi akışı var, ben sevdim. ayrıca yase'nin bazılarınca çok eleştirilmesine karşın istikrarlı ve mütevazi bir duruş sergilediğini düşünüyorum. çizgiyi bozmadan devam ediyor. umarım daha da başarılı olur. peace
yase yazarken cümleleri yarıda kesip bırakıyor. flow tarzı yüzünden tabi ama bi' şeyler anlatmak isteyip anlatamıyormuş gibi hissettiriyor. bi' line'ı yarıda kalmış 4 kelimeden oluşunca şarkı da biraz hava da kalıyor sanki. nakarat kısmı nispeten güzel ikinci verse'de de şarkıyı biraz toparlamış. kendi kitlesi için yeterli bi' şarkıdır ancak bence daha iyi işlere beklenti yarattı ve bu beklentiyi karşılayamadı.