Türkçe rapin entelektüel potansiyeli, sokaklarda yankılanan gerçekliklerle akademik dilin buluştuğu yerde başlıyor ama ne yazık ki, sadece "beat" ve "flow" peşinde koşanlar arasında kaybolup gidiyor. Lirikal derinlik arayışında olan birçok rapçi, esas mevzular yerine "diss" savaşı ve popülerite için uğraşırken, bu müziğin topluma ayna tutma işlevini göz ardı edebiliyor. Yine de, bu karmaşadan sıyrılıp anlam yükü ağır sözlerle gönüllere taht kuranlar, Socrates'in "sorgulanmamış hayat yaşanmaya değmez" sözünü adeta hatırlatıyor. (bkz: kültürel hegemonyanın reddi)
