bol sözlük gece tayfası

#406079 - bu entryi ortalama 257 saniyede okuyabilirsiniz.
  1. bundan 4-5 ay öncesine kadar haftalık olarak gerçekleştirdiğim bireysel bir etkinliğim vardı.

    "eski beatlerimi ve demo kayıtlarımı dinlemek".

    bundan inanılmaz bir keyif alıyordum. hatta şöyle bir ritüelim vardı. biricik/buzbağ kırmızı şarap + karelias tütün + namet hindi füme kombinasyonunu tüketerek bu dinleme eylemini gerçekleştiriyordum. fakat bu son 4-5 ay içerisinde hayatımın hiç bir evresinde yaşamadığım mevzular yaşadım, varlığından haberdar dahi olmadığım karakterler tanıdım ve yapmayı aklımın ucundan bile geçirmediğim işler yaptım cart curt. tam bir kolpaçino spin offuydu adeta. her neyse bu yoğunluk sebebiyle bu eylemi gerçekleştiremiyordum ama dün akşam inanılmaz canım sıkıldı ve bunu yeniden yapma kararı aldım. adını bile bilmediğim ama 1 yıldan beri gidip geldiğim tütüncüden karelias tütünümü ve gizeh çarşafımı, muzaffer abimden ise kırmızı şarap + hindi fümemi aldım. geldim eve tüm ortamı ışıkları vs hazırladım sonrasında başladım dinlemeye.

    2019-2022’nin başları arasında yaptığım projeleri dinledim içlerinden seçmece yaparak. demo kayıtlar hakkında konuşmam gerekirse: hiç alakam olmayan type beatlerin üzerine zibilyon tane flow denemişim, saçma ama farklı kafiye şemaları türetmişim. kendrick lamar ve jid yoğunlukla dinlediğim dönemlerde onlardan ilham alıp çok farklı vokaller ortaya çıkarmaya çalışmışım. her projenin klasörünün içinde .doc formatında notlar almışım. işte “şurada x yapmaya çalıştım ama bunu y ile daha iyi bir hale getirebilirim. veyahut burada a’nın flowundan ilham aldım ama bunu b şeklinde harmanlayıp daha özgün bir hale getirebilirim, yada yada bu beat tam olarak parçayı yansıtmıyor buna şu ayardan birşeyler yap” gibisinden

    aynı mevzu beatler içinde geçerli. sevdiğim parçaların beatlerine aktif dinleme yaparak notlar almış ve o notları kendi beatlerime uyarlamışım. bir sample’ı flip etmek için havada 10 flip atmış ve onu çok daha farklı bir formata çevirmiş, yetmemiş üzerine canlı gitar kaydı almışım ortaya şaka gibi bir beat çıkmış. (akasya durağı + deli vahit dönence + bir adet how to play jazz chords tutorial videosu + bir adet müslüm gürses şarkısından bassline kesmek suretiyle modern bir boombap type beat ortaya çıkarmak gibi örnekler verilebilir)

    burada bunları yazarken kendimi alchemist ilan etmeye çalışmıyorum yanlış anlamayın, sadece o dönemde bunları yapmak için harcadığım vakte, yorduğum beyin hücrelerime şaşırıyorum. nasıl bir heves, nasıl bir merak ile bunları yapmışım amını indireyim ona şaşırdım. o vakti harcayacağıma inşaatta çalışıp iş öğrenseydim kanada’ya avrupaya falan gider, amele but good lifestyle takılabilirdim.

    her neyse bunları dinlerken şöyle birşey oldu daha öncesinde hiç bu duyguyu hissetmemiştim. eski işlerimi dinlerken hüzünlendim arkadaşlar. boğazımda bir yutkunma güçlüğü, gözlerde çok ıhtan bir yaşarma olduğunu fark ettim. sevdiğin ve ölmüş bir kişinin fotoğraflarına uzun bir aradan sonra yeniden bakmak gibi, bir uzvunu kaybetmişsin ama onun yokluğunun o anda sana çok daha ayrı bir koyması gibi. o zamanlarda onları yapan beni özledim.

    harbiden o dönemlerde bir yaşama sevincim, yarının olmasını beklerken bir heyecanım varmış. şu anda ise sadece sinir, stres ve en ufak olaylara bile tahammülsüzlüğüm var. gerçekten yarak gibi bir adama dönüştüğümü başımın ucundan sikim taşşağıma kadar yoğun bir şekilde hissedebiliyorum. bu yüzden düşüncelerini, yaşanmışlıklarını aktarabileceğin birşeyler ile uğraşmak gerçekten güzel bir olay. çünkü o zamanki kendin ile yeniden konuşuyorsun. onun fikirlerini, hayallerini, azmini vesaire birebir yaşayabiliyorsun. dün ile bugün arasında bir karşılaştırma yapıp çıkarımlara varabiliyorsun.

    mesela şimdi bir beat yap desen yapamam. cidden kirvem, looperman'den bir loop indirip onun üzerine drum + bass bile dizemem. yada bir beat ver şarkı yaz desen 2-3 sene öncesinde taşşak geçtiğim adamların yaptığı işlerin yanından geçemem, denedim olmadı çünkü oradan biliyorum.

    gecenin sonunda az biraz mutlu olayım diye giriştiğim eylemin sonucunda yine derdoya düştüm “ula hayat yaşamak istemiyam” moduna girdim. az biraz entellik olsun diye şarap bardağı almıştım onu da bıraktım direkt şişeden dikmeye başladım. neyse kafamı dağıtmam gerekti ve semtten ezeli tavla rakibimi telefon ile aradım onu bir düelloya davet ettim. allahtan ibneyi 10-1 yendimde moralim biraz yerine geldi. orada da yenilseydim siki tutmuş içimde gezdiriyordum.

    25 senelik ömrümde bir arada göremeyeceğim paralar kazandım. o paralarla “siksen yapmam olum manyak mısın” diyeceğim şeyleri yaptım. (klüpte loca tutup tüm arkadaşlarımın ellerini şampanya ile yıkatmak gibi) ama o beatleri, demoları yaparken ki hislerimi yeniden yaşayabilmek için nelerimi vermezdim.

    anti matter

    5/1/2023 22:33
        heart_plus : 4 stat_minus_2 : 0