patron vs sansar vs server uraz

#360599 - bu entryi ortalama 300 saniyede okuyabilirsiniz.
  1. bahsekonu üçlünün en büyük ortak özelliği, kendi çağdaşları arasında aynı dönemde bandrollü albüm çıkarabilen ilk isimler olmalarıdır.

    2008-2009 döneminde sansar adrenalin, pit10/server uraz en sevilen nefret edilen adam ve patron yeraltından yeryüzüne albümleriyle, o dönem çok az ismin bandrollü albüm çıkarabildiği bir dönemde risk alarak anaakım piyasaya adım atmışlardı. sansar'ın albümü, kendi tabiriyle karpuz gibi satılırken, pit10 kral tv'de düzenli olarak dönen bir video klip çekmiş, patron ise çok az albüm satmış ve turnesini iptal etmek zorunda kalmıştır.

    şimdi, bu üç sanatçının bağlantı noktasını oluşturan bu dönemden biraz geriye, yeraltı piyasasının hızlandığı 2006 civarına giderek, bandrollü albüm çıkardıkları aşamaya gelişlerinden bahsetmek gerekirse:

    - sansar, merdiven ekibinin açık ara en yetenekli mc'si, daha geniş kapsamlı acil tayfasında ise ceza ve alaturka mavzer abilerinin kanatları altında patlamaya hazır genç bir yetenekti, beklenti muazzamdı. olympos'tan ayrıldıktan sonra, 2006'da peş peşe yaptığı albümlerle olsun (özellikle psikopat yazar ve 3. dünya savaşı gibi), yeraltı konserleri ve dissleşmelerle olsun, türkçe rap yeni bir yıldız doğuruyor dedirtiyordu.

    - pit10/server uraz'sa, liderliğini yaptığı olympos bünyesinde birçok mc'yle çalışma fırsatı bulsa da, 2006 itibariyle diss savaşlarıyla meşguldü. merdiven, sefalet, sert ünsüzler vs. aynı anda birçok tayfayla kapışan olympos'ta, çıkan albümler, içindeki dissler ve göndermeler için dinleniyordu. bu durum olympos'un üretkenliğine ne kadar etki etti, bilemiyorum ama pit10'u hep gündemde tuttu. hele 2007'deki ses çıkarma şarkısı bu durumu daimi kıldı.

    - patron ise ilk dönemlerinde sansar gibi yüksek beklentilerle karşılanan bir mc'ydi, abisiyle çıkardığı albümlerde ve konserlerde fast rap yeteneğiyle kendini göstermişti, zamanla etrafında saian'ın yanısıra karaçalı, dapoet gibi hem beatmaker, hem mc olan yetenekli sanatçıların sayısı artmıştı. bu dönemde bir yandan pek çok kült albüm çıkaran ekip, bir de şehinşah'ın yanında olympos dissleşmesine dahil olunca, iyice sempati toplamışlar, kadıköy'le de dirsek teması halinde tanınırlıklarını artırmışlardı. bu dönemde patron, "söndürülmüş yıldızlar ve şaşal"la beğeni toplamıştı toplamasına, ancak insanlar dapoet'i, saian'ı ve karaçalı'yı daha büyük bir merakla bekler hale gelmişlerdi. patron'dan halen beklenti vardı, fakat yıldızı artık o kadar da parlak değildi sanki.

    işte sanatçılarımız, bu arka planlarla, 2008-2009 döneminde bandrollü albümlerini çıkarmışken hikaye bundan sonra da her üçü için farklı devam etti:

    - patron battı, çıktı, pmc'yi kurdu, dağıldı, 2010'ların sonuna kadar çok istikrarsız bir kariyer çizdi. fakat en sonunda kumarını oynadı, "all in" dedi ayağını dibe değdirdiği noktaya vurup yükselişe geçti. evet sanatsal gelişimi tartışmaya açıktı, eski dostlarından kimse kalmamıştı yanında ama hit parçalar yaptı, biriktirdiği repütasyon ve sermayeyi iyi kullanmasını becerdi, pmc isminin altından genç mc'lere yer vermeye başladı ve ati gibi genç bir yıldızın piyasaya çıkmasında rol oynadı. yaşının gerektirdiği gibi işin idarecilik kısmına ağırlık vermeye başladı.

    - pit10/server uraz'da da hikaye aşağı yukarı aynı. aslında kariyerinin sanatsal açıdan en başarılı dönemini ilk bandrollü albümü ertesinde ezoterik ve sosyal itici'yle yaşadı, bu arada piyasadaki kavgaları sona erdirerek, eski düşmanlarıyla bir barış dönemi de başlattı ama ender çabuker'le yaptığı işbirliği kariyerini bitirme noktasına getirdi, ismini değiştirmek durumunda bıraktı. müziğe geri döndüğünde daha "laid back" bir hava yakaladı ve o da patron gibi, yapımcılığa ağırlık vermeye başladı. burada ikisi arasındaki en büyük farkın epidemik'in sanatçılarından, şirketin ismini parlatabilecek bir işe imza atılamamış olmasıdır. epidemik şimdiye kadar müzikal anlamda en başarılı eserini ceg'in trapanasyon albümüyle, hit olarak en başarılı performansını ise ben fero'nun ilk teklileriyle yakaladı. bir başka deyişle, epidemik'in müzik sektörüne sundukları uzun vadeli sanatçılarından gelemedi. epidemik işin youtube/görsel medya alanında daha görünür işler yapmayı tercih etti.

    - sansar ise adrenalin'in başarısının hemen ardından seremoni efendisi'yle kariyerinin zirve dönemini yaşadı, işler artık sagopa kajmer'le dissleşebilecek noktalara kadar gelmişti. ancak ağır bir kanser hastalığı sansar'ın müzik hayatına ara vermesine yol açtı. hastalığı sonrası fena olmayan tekliler ve işlerin eskiye dönebileceğini vadeden bir 24. şarjör albümünden sonra beklentiler tekrar yükselmişti. fakat bu dönemde şimdi sans albümü çok ters bir döneme denk geldi. albüm 10 sene önce olsa daha çok beğenilebilirdi belki, ama müptezhel, işin mutfağı gibi albümlerin çıktığı bir dönemde şimdi sans beklentilerden uzak kaldı ve buradan sonra sansar'ın kariyeri serbest düşüşe geçti. art arda başarısız teklilerden sonra en son geçen yıl khontkar'la yaptığı instagram canlı yayını kariyerinin dibini oluşturdu. eskiden düet yapılmak için sıraya girilen, fuchs'la, fuat'la, ceza'yla düet yapan, tayfası için herkesle dissleşebilecek, kliplerinde arkada bütün kadıköy'ü toplayan sansar, artık başkalarının kliplerinde arkada gözüken, başkalarının disslerinde arkadaşlarının koruduğu, yeni projeleri merakla beklenmeyen bir sanatçı haline geldi.

    edit: imla.

    blacklegsanji

    3/8/2021 19:01 ~ 22/08/2021 5:31
        heart_plus : 8 stat_minus_2 : 0