türkiyedeki eski rap sevdası

#343660 - bu entryi ortalama 235 saniyede okuyabilirsiniz.
  1. sanatsal ve kültürel yaratımlarda eski kötüdür yeni iyidir şeklinde düz bakış açısı ile bakılması çok saçma. aynı şekilde tersi de aynı derece sakat,tek tipleştirici.

    250 yıl önce bestelenmiş bir klasik müzik bestesi ya da kayıt imkanlarının olmadığı zamanlardan sözlü kültür ile nesilden nesile aktarılmış şarkılar ,türküler hala keyifle dinlenebiliyor.

    ya da atıyorum, 18.yüzyılda ünlenmiş japon baskı resimleri(ukiyo-e) ,500 küsür yıl öncesinden michelangelo'nun bir heykeli,300 yıl öncesinden levni'nin bir minyatürü, daha geriye gidelim fransadaki lascaux mağarasında 13.000 yıl önce yapılmış duvar resimleri bugünkü bir çok sanatçının işlerinden daha çok etkileyici gelebilir insanlara.

    daha müzik ile alakalı örnekler verecek olursam, deep purple,black sabbath,megadeth,metallica,slayer...(yabancı rap örneği de vermek isterdim ama açıkçası rock,metale daha hakimim) bu grupların ilk albümlerini çıkardıkları dönemde kayıt,prodüksiyon imkanları o kadar üst düzey değildi.hatta o dönemlere göre bile çok çiğ kalacak kayıtlar yaptılar sonrasında da. ancak bu yaptıkları işin güzelliğinden,ruhundan birşey götürmedi.hatta tersine her albümün kendi karakteri,biraz da o yapılan tercih ya da hatalar sonucunda o albümler ile özdeşleşen,kendi kimliğine sahip soundlar ortaya çıktı.

    bu topraklardan da bir örnek vereyim ,hayko cepkin ilk solo albümü sakin olmam lazım'ı yüzbinlerce dolarlık stüdyolarda değil, tamamen kendi imkanları ile kendi evinde kaydetti. ya da eski efsane anadolu rockçıların albümleri aynı şekilde.

    türkçe rap'ten örnekler say say bitmez zaten.

    en başta söylediğim gibi,bu demek değil ki modern imkanlar,soundlar kötüdür.aksine teknolojinin imkanlarından sonuna kadar yararlanılmalı daha yeni ve özgün soundlar çıkarmada. geleceğin peşinden koşmak önemli,ama geçmişten gelen birikim,zenginlik asıl bugünü yarını besleyen şey.

    şuna dikkat etmek gerek bence ,sanat üretimlerine eskiyince atılan süs eşyası veya tuşlu telefon muamelesi yapmanın uzun vadede bizi kendimize yabancılaştıran, tek tipleştiren, kimliksizleştiren kısır bir kültürel atmosferi besleyerek sonuç olarak tamamen çoraklaşmış,tamamen benzerlerden oluşan kişiliksiz bir topluma dönüşmemizde büyük pay sahibi olma ihtimali de var. hatta şu anda gerçekleşen, içinde olduğumuz için farketmekte zorlansak da deneyimlediğimiz bir olgu bu, . aşırı sosyal medya ve popüler kültür gibi neoliberalizmin iki güçlü dişlisinin bir parçası olmak yani kısaca.

    işin acı tarafı, bundan başka pek alternatif bir yok gibi şu an.bu girdaptan kaçış imkansız gibi . bir şekilde buna rağmen kendin olma,birey olma, özgür olma mücadelesi mümkün olabilir mi? hayır. youtubeda,twitterda,instagramdaki ben aykırıyım,ben sistemin dışındayım,bakın saçım da boyalı diyen kişileri kastetmiyorum. daha gerçek birşeylerden, her saniye dayatılan post modern görsel işitsel kalıpların dışına çıkabilmiş içsel bir özgürlükten.

    bana göre yalnız ve melankolik olmak da çok önemli bir özgürlük,bir hak,bir seçim.

    baskı rejiminin direktiflerinin artık televizyonlardan bağıran klasik diktatörden gelmesine gerek yok.aksine gülerek,üzerindeki markalar ,arkadaki pahalı arabalar ile her dakika mutlu veya kafası güzel gözüken yani starlar/fenomenler , hatta her saniye özelini paylaşan liseden,üniversiteden arkadaşın. o arkadaşın sana diyor ki, çağı yakalamak istiyorsan ve mutlu olmak istiyorsan benim gibi giyin,benim gibi dövme yaptır,benim gibi gez,benim dinlediğim dinle,benim verdiğim tepki emojilerini kullan.ve bunları paylaş bana ve kendi takipçilerine.hepimiz birbirimizin hükmedenleriyiz.birbirimize hayatın nasıl yaşanması gerektiğini dayatıyoruz. anlık tüketmek için üretiyoruz,üretmezsek bir parazit ve suçlu gibi hissediyoruz bunu kimse söylemese de.

    gucci ve prada giymek,villa önünde yerlere viski dökülen klipleri izlemek isteyenler yine izleyecek tabi. ama arada açıp bir ömer hayyam,yusuf atılgan ve cioran okumak da güzel.ya da bir parka çıkıp morphine,milles davis, vivaldi,nekropsi veya rainbow dinlemek, evrendeki bu birşeyler yaratmış binlerce zihnin üretimleri üzerine kafa yormak.bu çeşitlilikten haz almak ve kendi sentezini oluşturmak da güzel olabilir. içinde yaşadığımız can sıkıcı şartlar aksine yöneltse de çoğu zaman.

    edit:imla

    gazapkulu

    14/5/2021 01:40 ~ 14/05/2021 2:05
        heart_plus : 3 stat_minus_2 : 1