(bkz:
sözlerini de yazayım tam olsun)
Mızraba değsin ateş, yansın ortam
Aleve doysun "öz ay" gibi gönlüm uzay kadar kalbim nefes kadar içten sular kadar berrak ceylan misli ürkek canımdan
Dünyanın bana getirdikleri de var alıp benden öteye götürdükleri de
Ben bile bana kalmıyorum hey sen sana kalır mısın?
Renkli dünyalara karşı siyah beyaz mısın? Agah mısın evvel?
Sonra sual edeyim hayattan berduş başını topla ayaklar altından ya da sal karıncaları ayaklarının altından
Yaşadığın kötü seni at hemen sırtından hey kaç oralardan
Görebildiklerinle yetin insan oğlu cebi delik bir dilenci ne versen alır ne kadar koysan taşır
Haydi denizden su taşır gücün yeterse benden daha uzağa bağır hey hey
nakarat:
Benim hayatım beni bağlar
Benim hayatım beni düğümler
Uzaktan konuşmak kolay
Ateş düştü beni yakar
Benim hayatım bir çizik ayna
Benim hayatım bir dolu şarkı
Sözümden anlamak kolay
Ateş düştü beni yakar
Laf sahibinin kölesi olur.
Dil kölenin dostu bu böyle biline!
Seni bilmem ama benden bu kadar pes doğrusu!
Bizim gibi konukları çok gördü dünya
Sen her baktığında dünyalar gördün
Kiminin dünyalarını yıktın, kimine dünyaları verdin
Ve kimisi senin dünyanı başına yıktı
Seni pis yollara götürecek ayaklarım hiç olmadı
Kırıntına uzanacak ellerim de yok
Maskeyle bana bakan yüzüne teveccüh edecek gözlerim de olmadı benim
Can pazarında can kalmadı benim
İyi bir halde değilsin her bir tarafın bulanık
Hayalperest olmuşsun da aşkların hiç bitmemiş
Bir merhemden sürmüşsün ama yaralar iyileşmemiş
Bir bildiğin varsa söyle önceden duyulmamış
Kendini öldüren insanlarla doldu ömrüm
Yalan suyundan içen nice teşneler gördüm
İçmekten boğuldular da arkalarından ağlanmadı
Önemsenmediler öldüler