sansar salvo

#99164 - bu entryi ortalama 102 saniyede okuyabilirsiniz.
  1. bu adamın sorunu; kimlik kargaşası yaşaması. ne demek istiyorum biraz açalım.

    bu adam eskiden hardcore rap yapardı herkesin malumu ve bundan kendisi de dinleyicisi de zevk alırdı. çünkü adam içinden geldiği gibi yazıyordu, albümler underground olduğu için verse'lerine sansür uygulamıyordu, bu sebepten ötürü punch'ları çok can yakıyordu. ama bir süre sonra sansi baktı ki bu iş güzel ama para kazandırmıyor. e bir şekilde para kazanmak lazım. ne yapalım ne edelim derken gayet doğal olarak overground piyasaya geçiş yapma ihtiyacı duydu. ama bir problem vardı. yeni kitlelere ulaşması gerekiyordu ve bu yeni kitleye ulaşması için eski verse'lerini bir bavula koyup dolabın üstüne kaldırması gerekiyordu. çünkü eski sansar'ın verse'leri tv'lerde yayınlanamazdı. bu yüzden önce vokal stilini, diksiyonunu, konuşma tarzını(her ne derseniz deyin) değiştirdi, daha sonra sıra kafiyelere geldi. o eskiden bomba olup hedef bulan kafiyeler gitti, yerine popa mı kaymış popo mu olmuş öyle bir şeyler geldi. şimdi buraya kadar yanlış bir şey var mı? bence yok. yani adam piyasaya açılmak istedi ve bunun için gerekenleri yaptı ve bu en doğal hakkı. çünkü para kazanması lazım.

    ama buradaki asıl sorun ekin de içinden eski sansar'ı özlüyor ve istiyor. her ne kadar dile getiremese de bu çok açık. eskisi gibi kavga, gürültü, diss vb. şeyleri yaşamak istiyor. ancak gerek bulunduğu ortam gerek yaptığı ve yapacağı işler buna müsaade etmiyor. o da bundan dolayı kendisini eleştirenlere tahammül edemiyor. son röportajdaki "autotune" ile alakalı soruya verdiği "ben kullanacağım şarkının orasında onu koymam gerektiğini hissediyorsam. i̇stersem full autotune albüm de yaparım. dinleyen dinler kimsenin kafasına silah dayamıyoruz." cevabı her şeyi açıklıyor zaten.

    sözün özü;

    adamın içi "benimle sikin varmış gibi konuşmaktan vazgeç"
    adamın dışı "biççç, sütünü iççç"