dinleyicilerin yeni bir albüm çıktığında albümü çıkaran mc'nin diskografisindeki diğer albümlerle kıyaslama yapmasını hiçbir zaman makul bulmuyorum. örneğin plaa3'ten bir örnek vermem gerekirse o albümü dinlediğimiz dönemlerde yeni yeni trap soundlar duyuyorduk, bunlara ek olarak abd'deki kaliteli prodüksiyonların üzerinde türk mc'leri görmek de bizi cezbetmişti. o anki hissiyatla, şu anki kulak doygunluğunun bir olması beklenemez.

plaa4'e gelecek olursak, albümde doldurma şarkılar olduğu gibi dinleyiciyi içine çeken çok güzel parçalar da var. hapishane'yi tasvir ettiği parçaya bayıldım diyebilirim. lirikler de yer yer kendini tekrar etse de ortalama diyebiliriz. khontkar lirik işinin üstüne düştüğünde iyi işler yapabilecek potansiyele sahip, yabana atılmamalı. featler de cavlıyo hariç gayet iyi. cavlıyo benim için büyük bir hayal kırıklığı oldu. bu ikiliden daha vurucu işler dinlemeyi isterdim ama aynı stüdyoda kayıt almadıkları için o ruhu yakalayabileceklerini düşünmüyorum.

bu albümde de her ne kadar prodüktörler iyi iş çıkarmış olsa da ben khontkar'ı metro boomin beatinin üstünde dinlemek isterdim şahsen. bu tamamen kişisel yorumum.

sonuç olarak mc'lerin 6 ayda 1 single çıkardığı dönemde 32 tracklik kaliteli bir albüm çıkardığı için khontkar'a ne kadar teşekkür etsek azdır. ticari kaygı gütmeden, çat diye 35 tane şarkıyı çıkarıp masaya koymak gerçekten göt ister.