ceza

#28897 - bu entryi ortalama 103 saniyede okuyabilirsiniz.
  1. dün gece canlı canlı izlediğim, nereden bakarsanız bakın türkiye de rap dediğiniz zaman hiç dinlemeyen birisiyle, en baba rapçi benim diyen birisinin ortak olacağı tek nokta; ceza nın türkçe rap için efsane oluşudur.

    konserden önce son derece gaza getirici parçalar çalındı, sonra ceza çıktı sahneye ceza sahası ile karşıladı. ben yeni parçalarından söyleyecek diye korkarken adam med cezire kadar okudu.

    gerçekten çok özel bir konserdi. ayrıca bence türkçe rap açısından canlı enstrümanlarla verilmiş en iyi konser budur diyebilirim. pesimist orkestraymış, da poet ve saz arkadaşlarıymış falan hikaye. zaten ceza da onları " gençken the roots un en iyi grup olduğunu düşünürdüm, ta ki bu arkadaşlarla karşılaşana kadar " gibi bir şeyler söyledi yanlış hatırlamıyorsam. alkollüydüm götümden uydurmuş olabilirim ama bir roots adı geçti sanki.

    adam son derece mütevazi ve bir o kadar da efsane bir sahne sergiledi.

    rapstar, holocaust, ben ağlamazken, bir minik mikrofon, panoroma harem, kim bilir, yüksek gerilim, medcezir hatırlayabildiğim şarkılar. araya eski şarkılarından da eklediği bir kaç parça daha okudu.

    hiç ara vermeden, neredeyse su dahi içmeden yardırdı da yardırdı, okudu da okudu.

    yanındaki grup gerçekten çok iyi iş çıkarttı. adamlar cidden sağlam harmanlamışlar kendi müziklerini ceza nın altyapılarıyla.

    sadece holocaustu tutmadım, holocaust u canlı enstrümanla değil de, o efsane altyapısıyla dinlemeyi isterdim.

    kısacası imkanı olupta gelmeyenler çok şey kaçırdı diyebilirim.

    ceza dan sonra da poet geldi, yaklaşık 1 saat belki de daha az güzel parçalarla hazırladığı setlisti çaldı, biraz da öyle takıldık, baktık götten ter akıyor, da poette " hadi siktirin gidin artık "temalı şarkılarını çalmaya başlayınca kalktık gittik.

    müthişti kısacası.