rudeboy vs badboy

#288935 - bu entryi ortalama 129 saniyede okuyabilirsiniz.


  1. rude boy ben, burada bad boy sen,
    yok oldu bur'da işte atmosfer.
    bu sefer nefret, ellerinde neşter,
    suç ve ceza gibi fuchs ve ceza.


    lan bak ceza işte burada müstakil ve
    torpilimle düştü işte yere tüm kopiller
    hepsi beş para etmeyen birer fosil
    nizam yok hiç birinde, micro nerede?
    fikri burada konuşacak ceza'nın
    müzikte devrim oldu bayılacaksın
    orgazmın doruk noktasına da benzer
    işte bak bu kârın, ben bir insanım, ne bir kral, ne bir hünkârım.
    fark yapar bu çünkü rap'te ben bir istisnayım.
    vibrasyonlu etki yaratır her bir düşmanıma bu rap.
    düşmanımı da bir kere göremedim
    bilirim hepsi çatlamış, gizli numaralarla namussuzca patlamış
    korkmuş bir köpek gibi hepsi havlamış.


    afrodizyak etkisi var bu rap'te, çok mu azdın?
    al, bu mikrofon senin, bu ter benim
    sıkıca kavra histerik ve fantezi dolu düşünceler senin
    fazla çıplak olma, çok serin, üşürsün, bak bu sürreal
    gemime bindim, dört yanım deniz
    geç mi kaldım? her tarafımı sardı bak yosun
    bu geç gelen o rüzgârın bir eseridir
    yelkenim fora, rüzgârım bora, soran olursa yoldayım, rotam sona.
    bu son kalan bir sayfa sanki macerayı bitirecek olan,
    sadece hayallerim ve bendim yenilecek olan.
    yenilmedim bi' sallandım fakat devrilmedim,
    hayat benim, kader benim, ben insanım, bu nimetim.
    geceler olmaz aysız, görüntü hep siyahsa kalsın.
    orman ortasında yok olur deniz,
    bir bakmışsın ki yoksun ortada.
    rüyalarımda belki buluşuruz,
    rüzgârım yeter, çölden esti duyduğun eser.


    gölgeler, güller ve yaprakları,
    yoluma dökün ki son bahar olsun.
    tek nefeste çekerim tarihleri,
    kötülükler benim adım da dursun stop!
    yok ki talih kuşu konsun bize,
    yok ki uzanamadım arsız günlere.
    saatim atar tik tak, tik tak, ah,
    bu kadar yetti şimdi buna dikkat.
    psikolojik ataklar mengene,
    elimde kağıt kalem, açtım full as, yat yere!
    kaç kere yitilir sonbaharda dökülen
    yaprakları söyledim gene adı tilki.
    bil ki şimdi yolumuz uzun,
    dilimi vurdular ama yine de kustum.
    elime kağıt kalem, satıra boğuldum
    herkes gelse de ben bu yola kuruldum.



    gazapkulu

    11/11/2020 00:50
        heart_plus : 2 stat_minus_2 : 0