taksi !
ya da yürüsek daha iyi.
olmayan anlayış.
aslında sadece türk rapçilerde değil, alternatif olarak adlandırılan tüm müzisyenlerde var bu. mesela geçen yine bir rapçinin beğenip yorum attığı can kazaz isimli eleman -ki ilk defa duydum bu ismi.- ekşide kendine yapılan bir eleştiriyi alıp facebook sayfasında paylaşmış ve altına o yazarın diğer entrylerini de yorum olarak atmış.
şimdi bu can kazaz denen arkadaşa " rap " " türkçe rap " desen bıyıkaltından güler.
neden ? çünkü rap bir müzik değil... hahahah lan çok komiksiniz. etrafına çit ördüğünüz o küçük dünyanız dışında bir hiçsiniz be.
her neyse, türkçe rapteki profesyonellik anlayışı gerçekten yok denecek kadar az. profesyonellikten bahsederken herkesin aklına nedense cam gibi çekilmiş klipler, görseller, az ünlü isimlerle çalışmak gibi şeyler geliyor.
yahu prof olmak bu mu allah aşkına ?
bi de albümlerde canlı enstrüman kullanmakta bu profesyonellik anlayışının sarsılmaz bir unsuru. yahu iyi güzel sen canlı enstrümanlar kullanıyorsun da, o enstrümanlara okuduğun şeyler üzerinde adeta pilava sıkılmış ketçap gibi duruyor.
ketçaplıpilav severler kızmasın. lafım onlara değil.
canım kardeşim. bu düşüncen gerçekten çok güzel. ama önce yapacağın parçanın kompozisyonunu bir gözden geçir bence. "şunu da kullanayım, bunu da atayım, aa gökay silofon çalıyor, o da çalsın masalsı bi hava versin." diye düşünmeyi bırak artık.
gerçekten emek verilmiş son derece klas bir altyapı çıkartıyorsunuz ve üstüne yazdığınız sözler adeta alelade geçiştirilmiş satırlardan ibaret.
hele vokal.
aman yarabbi, o cılız vokal ?
benim profesyonellik anlayışım; vinnie paz - the oracle.
bak nasıl babalar gibi yardırıyor adam. 500t de görsen yer vermez misin vinnie ye ?
ben veririm, yok yok otur dese de yok inicem zaten derim.
facebook sayfalarında profesyonel profesyonel takılan arkadaşlar hiç bir zaman profesyonelliğin p sine ulaşamayacaklar.
müzikte profloşmadan tüm işler eğretidir benim gözümde.
underground bir rapçiysen daha underground olmaya çalışmalısın ki zaten günümüzde underground diye bir şey kalmadı. herkes herkesi tanıyor.
ya da yürüsek daha iyi.
olmayan anlayış.
aslında sadece türk rapçilerde değil, alternatif olarak adlandırılan tüm müzisyenlerde var bu. mesela geçen yine bir rapçinin beğenip yorum attığı can kazaz isimli eleman -ki ilk defa duydum bu ismi.- ekşide kendine yapılan bir eleştiriyi alıp facebook sayfasında paylaşmış ve altına o yazarın diğer entrylerini de yorum olarak atmış.
şimdi bu can kazaz denen arkadaşa " rap " " türkçe rap " desen bıyıkaltından güler.
neden ? çünkü rap bir müzik değil... hahahah lan çok komiksiniz. etrafına çit ördüğünüz o küçük dünyanız dışında bir hiçsiniz be.
her neyse, türkçe rapteki profesyonellik anlayışı gerçekten yok denecek kadar az. profesyonellikten bahsederken herkesin aklına nedense cam gibi çekilmiş klipler, görseller, az ünlü isimlerle çalışmak gibi şeyler geliyor.
yahu prof olmak bu mu allah aşkına ?
bi de albümlerde canlı enstrüman kullanmakta bu profesyonellik anlayışının sarsılmaz bir unsuru. yahu iyi güzel sen canlı enstrümanlar kullanıyorsun da, o enstrümanlara okuduğun şeyler üzerinde adeta pilava sıkılmış ketçap gibi duruyor.
ketçaplıpilav severler kızmasın. lafım onlara değil.
canım kardeşim. bu düşüncen gerçekten çok güzel. ama önce yapacağın parçanın kompozisyonunu bir gözden geçir bence. "şunu da kullanayım, bunu da atayım, aa gökay silofon çalıyor, o da çalsın masalsı bi hava versin." diye düşünmeyi bırak artık.
gerçekten emek verilmiş son derece klas bir altyapı çıkartıyorsunuz ve üstüne yazdığınız sözler adeta alelade geçiştirilmiş satırlardan ibaret.
hele vokal.
aman yarabbi, o cılız vokal ?
benim profesyonellik anlayışım; vinnie paz - the oracle.
bak nasıl babalar gibi yardırıyor adam. 500t de görsen yer vermez misin vinnie ye ?
ben veririm, yok yok otur dese de yok inicem zaten derim.
facebook sayfalarında profesyonel profesyonel takılan arkadaşlar hiç bir zaman profesyonelliğin p sine ulaşamayacaklar.
müzikte profloşmadan tüm işler eğretidir benim gözümde.
underground bir rapçiysen daha underground olmaya çalışmalısın ki zaten günümüzde underground diye bir şey kalmadı. herkes herkesi tanıyor.
