öncelikle; daha yeni "omurga" adında 2 tane taş gibi albüm çıkarmış adamı halen hassickdir serisi üzerinden eleştirmek, üretmiyor demek ayıptır. içimde kalmasın diye baştan söylemiş olayım.
fuat ergin'in "sevilmiyor" olmasının sebebi türkiye'deki ilk dönem kariyer yönetiminin kötü olması, hoşuna gitmeyen durumlar ile alakalı agresif tavır alması ve -ki bana kalırsa en temel nedeni- mevcut kanser kitleye istediğini vermiyor oluşudur. @6 çok doğru bir tespitte bulunmuş ama biraz daha konuşulması gerekiyor sanırım bunun üzerine.
öncelikle fuat'ın hiphop'a ve yaptığı müziğe bakış açısını bir oturup tartmak gerek. fuat türkiye'de tanınmaya başladığı ilk anlardan beri yaptığı müziği ülkede bilinir hale getirmek, özellikle 2000'lerin başlarında aşırı marjinalleşen ve kemikleşen kitleyi (mcler de dahil) biraz olsun dışa açarak türkçe rap'i insanların gözünde alternatif müzik konumuna getirmek için en çok çalışan adamlardan biridir. kimse bana ceza ve sagopa kajmer demesin efendim, bahsettiğim şeyin popüler olup albüm satmak ile alakası yok. ceza'nın sadece kendini göstermek adına programlara tek (en fazla fuat ve funky c ile) çıktığı, sagopa kajmer'in zevcesi ile kafası uçmuş şekilde abuk sabuk röportajlar verdiği dönemde okan bayülgen gibi birinin programına da poet, patron ve sansar gibi 3 yeraltı ismi çıkaracak taşşağı fuat göstermiştir. yine o dönemlerde ceza burcu güneş'in parçasına yancı olurken -ve bazı kanallarda şarkının ceza'sız versiyonu veriliyorken- fuat çilekeş ile şarkı yapıyordu. sagopa'ya zaten girmiyorum bile, kurmaya çalıştığı label'dan bu güne kalan kaç kişi sayabilirsiniz veya sayabildikleriniz (örn. zet, raffine, moz) de kendisi hakkında ne düşünüyor bunları sormanız yeterli.
ama bu dönemde yaptığı en keskin kariyer hataları, kadıköy acil gibi vizyonsuz bir ekibi yürütmeye çalışması ve o dönemde televizyonda verdiği kötü imaj. rapstar adlı garabet yarışmadaki "ow ye man" çıkışı halen bile arkadaş muhabbetlerinde taşak konusu olur. üstüne üstlük çok güzel giden bir programda bir grup gerzek almancı ile takışıp canlı yayında kavgaya da karışınca her şeyi elinde patlattı. destek olduğu bir çok insandan ters yedi ve kendini epey bir geri çekti.
tüm bunların sebebi ise kişilik ile alakalı. fuat genel yapısı ve geldiği hiphop ortamı sebebiyle bazı konularda aksi ve heyecanlı bir adam, özellikle de haklı olduğunu düşündüğü bir konu varsa gerçekten sert konuşabiliyor. örneğin olaylı mesut yar programında "göçebe" lafını götünden anlayıp kendisine konuşma fırsatı vermeyen popülist protein tozu bağımlılarına canlı yayında atarın kralını yapmıştır, karşı taraf da zekası yetmediğinden saldırma yolunu seçmiştir (o programa çıkardığı adamın kendisini sonradan disslemiş olması da enteresan bir dipnottur). veya sagopa kajmer'i okan bayülgen'in canlı yayınında disslemesi de kendini haklı gördüğü konulardan biridir. o dönemlerde sagopa kajmer'e tilt olmasının asıl sebebi kadıköy tayfası değil, gerçekten sagopa'nın playback yapıyor oluşudur. o ara kurduğu bir cümle vardı "almanya'da sahnede playback yaptığınız an kafanıza su şişesini yersiniz" diye. evet, fuat'ın tutumu tam olarak buydu sagopa kajmer'e karşı. ceza'ya da son dönemlerdeki garantici ve "aman ali rıza bey tadımız kaçmasın"cı tutumundan dolayı uyuz oldu ki ben fero ve reynmen muhabbetleri sonrasında ne kadar haklı olduğu ortaya çıktı.
ayrıca aynı jenerasyon oldukları için sürekli kıyaslandığı orta yolcu üstadların aksine politik bir duruşu da vardır. "rap politiktir" diye söz yazıp 2-3 şarkı sonunda "sayın bakanım"a evrilenlerin aksine susamam'a ilk verse'i girmekte hiç bir sakınca görmeyen biridir. gezi parkındaki maske prototipi de çok yakışıklıdır. protest parça için bahsettiğiniz üstadlara kaldıysak işimiz var**.
neyse; yazı uzun oldu, muhtemelen kronolojide de sorunlar var ama umurumda değil, iş arası başlığı görünce karaladım bir şeyler. biri hakkında keskin yorumlar yapacaksanız biraz daha elle tutulur şeyler söylemeniz gerekir, hater (şu kelimeyi de kullandırdınız bana) olmaya gerek yok. sevgiler.
fuat ergin'in "sevilmiyor" olmasının sebebi türkiye'deki ilk dönem kariyer yönetiminin kötü olması, hoşuna gitmeyen durumlar ile alakalı agresif tavır alması ve -ki bana kalırsa en temel nedeni- mevcut kanser kitleye istediğini vermiyor oluşudur. @6 çok doğru bir tespitte bulunmuş ama biraz daha konuşulması gerekiyor sanırım bunun üzerine.
öncelikle fuat'ın hiphop'a ve yaptığı müziğe bakış açısını bir oturup tartmak gerek. fuat türkiye'de tanınmaya başladığı ilk anlardan beri yaptığı müziği ülkede bilinir hale getirmek, özellikle 2000'lerin başlarında aşırı marjinalleşen ve kemikleşen kitleyi (mcler de dahil) biraz olsun dışa açarak türkçe rap'i insanların gözünde alternatif müzik konumuna getirmek için en çok çalışan adamlardan biridir. kimse bana ceza ve sagopa kajmer demesin efendim, bahsettiğim şeyin popüler olup albüm satmak ile alakası yok. ceza'nın sadece kendini göstermek adına programlara tek (en fazla fuat ve funky c ile) çıktığı, sagopa kajmer'in zevcesi ile kafası uçmuş şekilde abuk sabuk röportajlar verdiği dönemde okan bayülgen gibi birinin programına da poet, patron ve sansar gibi 3 yeraltı ismi çıkaracak taşşağı fuat göstermiştir. yine o dönemlerde ceza burcu güneş'in parçasına yancı olurken -ve bazı kanallarda şarkının ceza'sız versiyonu veriliyorken- fuat çilekeş ile şarkı yapıyordu. sagopa'ya zaten girmiyorum bile, kurmaya çalıştığı label'dan bu güne kalan kaç kişi sayabilirsiniz veya sayabildikleriniz (örn. zet, raffine, moz) de kendisi hakkında ne düşünüyor bunları sormanız yeterli.
ama bu dönemde yaptığı en keskin kariyer hataları, kadıköy acil gibi vizyonsuz bir ekibi yürütmeye çalışması ve o dönemde televizyonda verdiği kötü imaj. rapstar adlı garabet yarışmadaki "ow ye man" çıkışı halen bile arkadaş muhabbetlerinde taşak konusu olur. üstüne üstlük çok güzel giden bir programda bir grup gerzek almancı ile takışıp canlı yayında kavgaya da karışınca her şeyi elinde patlattı. destek olduğu bir çok insandan ters yedi ve kendini epey bir geri çekti.
tüm bunların sebebi ise kişilik ile alakalı. fuat genel yapısı ve geldiği hiphop ortamı sebebiyle bazı konularda aksi ve heyecanlı bir adam, özellikle de haklı olduğunu düşündüğü bir konu varsa gerçekten sert konuşabiliyor. örneğin olaylı mesut yar programında "göçebe" lafını götünden anlayıp kendisine konuşma fırsatı vermeyen popülist protein tozu bağımlılarına canlı yayında atarın kralını yapmıştır, karşı taraf da zekası yetmediğinden saldırma yolunu seçmiştir (o programa çıkardığı adamın kendisini sonradan disslemiş olması da enteresan bir dipnottur). veya sagopa kajmer'i okan bayülgen'in canlı yayınında disslemesi de kendini haklı gördüğü konulardan biridir. o dönemlerde sagopa kajmer'e tilt olmasının asıl sebebi kadıköy tayfası değil, gerçekten sagopa'nın playback yapıyor oluşudur. o ara kurduğu bir cümle vardı "almanya'da sahnede playback yaptığınız an kafanıza su şişesini yersiniz" diye. evet, fuat'ın tutumu tam olarak buydu sagopa kajmer'e karşı. ceza'ya da son dönemlerdeki garantici ve "aman ali rıza bey tadımız kaçmasın"cı tutumundan dolayı uyuz oldu ki ben fero ve reynmen muhabbetleri sonrasında ne kadar haklı olduğu ortaya çıktı.
ayrıca aynı jenerasyon oldukları için sürekli kıyaslandığı orta yolcu üstadların aksine politik bir duruşu da vardır. "rap politiktir" diye söz yazıp 2-3 şarkı sonunda "sayın bakanım"a evrilenlerin aksine susamam'a ilk verse'i girmekte hiç bir sakınca görmeyen biridir. gezi parkındaki maske prototipi de çok yakışıklıdır. protest parça için bahsettiğiniz üstadlara kaldıysak işimiz var**.
neyse; yazı uzun oldu, muhtemelen kronolojide de sorunlar var ama umurumda değil, iş arası başlığı görünce karaladım bir şeyler. biri hakkında keskin yorumlar yapacaksanız biraz daha elle tutulur şeyler söylemeniz gerekir, hater (şu kelimeyi de kullandırdınız bana) olmaya gerek yok. sevgiler.
