kambiryen patlaması gibi bi durumdayız. doğal seçilim ile oturmamış fikirlerimi açıklayacağım. burda seçiciye, kalıtıma, üretime falan güvenmek lazım.
seçici: dinleyici, her zaman farklının ve sansasyonelin peşinden koşar, imaja bakar, tipe bakar, müziğini gerçekten beğendiğini tekrar tekrar dinler, ilginç gelenleri beğenmese de bi kere bakar geçer.
kalıtım: müziğin mirası, türlerin üst üste koyarak geldiği yapı, eksiltmelerle çıkartmalarla oluşan ve aktarılan genel durum. şarkıcının özelinde de bu vardır ilk şarkısıyla son şarkısı arasındaki farklar ne kadar fazlaysa ve o farklar müziğini ne kadar güncel kılıp dinlenebilir hale getirdiyse bu onun geliştiğini gösterir.
üretim: bu da işte hayıflandığımız "herkesin rap yapması" burda işte ilk hevesiyle başlayıp dinlenemeyenler, dinozor olup üstüne koyamayanlar, taklit olanlar, cesaretsiz olanlar dinleyici, seçici tarafından elenir.

bunlar uzun süreçlerdir, herkes yapsın abi sen kulağına güven güzel olanı dinle, güzel olan seçilir, seçilmiyosa zaten iş bok içindedir, evrilemez bi sike varmaz boşunadır her şey. azimli olmak da çok önemli ben dinlenmiyorum diyip kenarda ağlamak ve en önemlisi yaptığı işi yenilememek senin neslinin tükenmesine yol açar.