sehabenin spotify a mektubu

#193395 - bu entryi ortalama 265 saniyede okuyabilirsiniz.
  1. Sehabe'nin yazdığı bu yazıda belli bir açıdan haklı noktalar olduğu inkâr edilemez; ama Sehabe'nin de atlamaması gereken bir şey var: Bu mesele sadece Spotify meselesi değil. Arkadaşlarımız da yukarıda değinmişler zaten. Ben de biraz bahsedeyim:

    “Spotify'in Türkçe rap listesinde benim gibi bazı sanatçıları yok sayıp, dinlenme analitiklerini manipüle etmesini doğru bulmuyorum.” - Haklı; bunu kimse doğru bulmamalı. Ama burada önemli iki nokta var:

    * “Benim gibi bazı sanatçılar” - Türkçe rap'te dünden bugüne hak ettiğini alamayan o kadar çok kişi var ki; “Sehabe gibi bazı sanatçılar” diyerek işin içinden çıkılamaz. Sehabe “belli bir dinlenme oranına erişenler”i kastetmiş olmalı, bazı şarkıları bir iki milyon dinlenmeye ulaştığı için mevzuyu kendi üzerinden ele almış. Spotify ticari kaygıları ön plana alacağı için elbette ki dinlenmesi düşük olanlara önem vermeyecektir; dolayısıyla dinlenmesi yüksek olanlar arasından seçme yapması, bunu da belli yatırımlar karşılığında yapması şaşırtıcı olmaz.

    * “Dinlenme analitiklerini / istatistiklerini manipüle etmek” - Youtube'da da bilinçli ve bilinçsiz şekilde olan bir şey bu aslında. Bilinçli olanı, izlenme ve takipçi hilesi kullanmak. Bilinçsiz olanı da izlenme sayısının “tek tık”a endeksli olması. Yani -yanlış bilmiyorsam- bir rap şarkısı on bin kişi tarafından ellişer kere de dinlense on bin görüntülenmede kalıyor. Herhangi bir pop şarkısı elli bin kişi tarafından birer ikişer kere de dinlense elli bin görüntülenme almış oluyor. (Reklam gelirleri vs. açısından gerçek tıklanma sayısı bir dereceye kadar önemlidir belki; ama işin bir de “Öneriler”i belirleme ve dinleyicinin psikolojisine yansıması kısmı var.) Spotify'ın, sistemini idealize etmesi mümkün değil. Olsa olsa Sehabe gibi çok dinlenen bazı rapçilere de listelerinde yer verir; ama bu Spotify dışındaki sebeplerle tanınamayan sağlam isimlerin sorununu çözmez.

    “Nazlı Yırtar isimli editörün keyfî kararı ile kariyerimin ilerlemesi engelleniyor” - Kariyeriniz Spotify'ın eline kaldıysa durum vahim zaten. Geçmişten bugüne rapi kitleye sunan belli oluşumlar oldu; bunlardan Hiphoplife'ın taraflı davrandığı herkesin malumu mesela. Rap piyasası kendi içinde hiçbir zaman birlik olamadı; dolayısıyla “bizi bize düşürecek durum” sadece Spotify'ın kabahati değil. Rapçilerin önünü eskiden televizyon dünyası ve müzik şirketleri kapatıyordu, sonra rapçiler ve rap oluşumları birbirlerinin önünü kapattı, şimdi de popüler olanın peşinde koşan platformlar kapatıyor. Yani sorun, rapi önüne konulmadığı takdirde dinlemeyen dinleyicilerden de kaynaklanıyor.

    “Cebinde parası olup popüler kültüre malzeme veren şarkıcılar değiliz ki biz” - Tamam işte, kendin bulmuşsun zaten Spotify'da sana yer verilmemesinin sebebini :-) Öte yandan, Spotify'ın “underground” listesi de varmış; ama sözlükteki bazı arkadaşlar herhangi bir araştırmayla oluşturulmayan, birilerinin listelerinden aktarı yoluyla oluşturulan bir liste olduğunu söylüyorlar. Sehabe'nin belli bir kitlesi olduğu için “underground” kabul edilmiyor olabilir. Ne öyle ne de böyle yer alamıyorsa sıkıntı var tabii.

    “Haydi diyelim ki farkında bile değilsiniz. Fark etmeniz için ne yapmalıyım” - Para öde :-) Şaka bir yana, medyanın ve müzik şirketlerinin rape yer vermeye başlaması ancak rapin popülerleşmesi neticesinde olmuştur. Kimse “Millet saçma sapan pop şarkılarını dinleyeceğine bunları dinlesin.” diyerek rapin önünü açmamıştır. (Rapin içinde de olumsuz örnekler var tabii; orası ayrı mevzu.) Dolayısıyla Spotify'ın, Youtube'un, bilmem kimin birilerini fark etmesinin yolu popülariteden, paradan geçer. Ayrıca müzik, kitleleri yönlendirmeye yarayabilecek bir araçtır. Birileri insanların ne dinlemelerini istiyorlarsa onlara onu sunarlar. (Selo'nun rapin yozlaşması hakkında söylediklerini hatırlayınız.) Yani amaç ya ticarettir ya da toplum mühendisliği. Spotify en iyi ihtimalle işin ticari tarafındadır.

    “Susamam şarkısı listeye 17. sıradan eklenmişti; sonradan mecburen yükseltildi” - Hayvan gibi şiy yapıyorlar yav. :-)

    Sonuç olarak; Sehabe'nin tarzını beğenmeyenler olabilir, ama Türkçe rap'te yok sayılmaması gerekir (Yani siz de Spotify'lık yapmayın :-) ). Ama mevzunun bir de dinleyiciler açısından değerlendirilmesi gerekir. Yani herhangi bir dinleyici playlistini Spotify Türkçe Rap listesine göre oluşturuyorsa bilinçli bir dinleyici değildir zaten. Burada yer verilmeyen sanatçılara da ulaşmaya çalışmıyorsa, sadece önüne sunulanla yetiniyor ve revaçta olan tarzları dinliyorsa ona ulaşmanız için sizin de kendinizi eğip bükmeniz ya da Spotify'a böyle mektuplar yazmanız gerekir. (Spotify kullanıcılarını bilinçsizlikle itham etmiş gibi olmayayım. Ama bu listeler böyleleri için hazırlanıyor ve/veya böylelerinin tercihleriyle şekilleniyor denebilir.). Spotify dinleyici bilincini falan umursamaz, işine bakar. Dinleyiciyi ve daha geniş anlamda anlamda okuru, halkı vs. bilinçlendirme işi de kolay kolay altından kalkılabilecek bir iş değil. Spotify sistemdeki bir çark sadece. Sehabe'nin tepkisi önemli; ama büyük bir değişim beklemek boşa ümitlenmek olur kanısındayım.

    yorumlayan adam

    10/10/2019 00:38
        heart_plus : 0 stat_minus_2 : 0