bahtım kara

#176364 - bu entryi ortalama 409 saniyede okuyabilirsiniz.
  1. Tekrardan merhabalar. Şarkı, özellikle sizin gibi bir anlamda rap gurmesi olmuş kimseler için elbette on numara olarak nitelendirilecek bir iş olmayabilir. Ama konuyu daha da geliştirmek açısından bazı cevaplar vermek istiyorum.

    @8 “ 'Vizyon zayıf itham değil durum değerlendirmesidir' ” - Diğer şarkılarına baktın mı bilmiyorum ama sadece bir şarkıya bakarak “durum değerlendirmesi” yapmanın olanağı yok kardeşim. Belki bütün şarkılarına bakınca da fikrin değişmez; ama “buzdağının görünen kısmı” diye bir şey var. Sen vizyonu tecrübeyle ilişkilendirmişsin; ben de o yüzden, daha yolun başındaki bir insanın vizyonuyla ilgili çıkarım yapmanın doğru olmadığını düşünüyorum. Bütçeyle ilişkilendirdiğim şey de prodüksiyondu; vizyon değil.

    Saydığın isimlerden sadece Da Poet'i dinlemişliğim var. Ama onların durumu ile 90'ların sonu veya 2000'li yıllarda doğan kimselerin durumu farklı. Onlar bir anlamda hayatlarını rap'e adadılar. Kendilerini sanatlarına verdiler; rapin yanında beatmaker'lıkla uğraştılar vs. Para getirmese de rap bir anlamda yan meslekleri oldu. Ama henüz öğrenci olan bir kişiden hayatını rap'e endekslemesini bekleyemezsin. “Para getirmiyor” derken ben işin bu boyutunu kastetmiştim. Ressira kendini tamamen rap'e verecek bir konumda bulunmuyor henüz.

    Sen ortaya iyi işler koymak ile vizyonu ilişkilendirmişsin ama “vizyon” kendine doğru bir hedef belirlemek, bu yolda ortaya iyi kötü bir şeyler koymak ve kendini geliştirmekle olur. Daha uzun vadeli ve bir ölçüde teoriye yönelik bir kavram yani. Daha yolun başlarındaki bir insanın kendini ne kadar geliştireceğini bilmediğimiz için, daha baştan “vizyon zayıf” diye kestirip atmak doğru değil diye söyledim ben. Vizyonsuzluk; “nasıl olsa bu dinleniyor” deyip vasat işler üretmektedir. Vasatı tercih etmeyip, dinleyenlerine bir şey sunma gayretindeysen de vizyonlu bir insansındır. Ama dinleyicilerden gelen tepkiler “Harika, on numara” vb. şekillerde olduğu zaman da sanatçının kendi eksiklerini görme şansı olmayabiliyor. Zaten Bol Sözlük şarkıların iyisiyle kötüsüyle ele alınabilmesi açısından ideal bir platform olduğu için başlık açma gereği duydum. :-)

    Vizyon konusunda yine Norm'dan örnek vereyim: “Eksik Etek” gibi saçma sapan şarkılar yaptıktan bir süre sonra çıkardığı “İçinde Patlar” albümü gayet iyiydi; ama “Aura” gibi, seneler sonra üzerine pek bir şey koymamış olduğunu gösteren ve kendini dinletme amacı güden bir albümle ilk bakışta olağanüstü bir vizyonsuzluk örneği sergilemiş oldu. Ama bir bakıma kendine “pop kitlesine de rap dinletmek”, “popu devirmek” gibi bir amaç belirlemiş ve bu sebeple “Kaktüs”, “O Zaman Dans” “Kezban” gibi şarkılar yapmış diyebiliriz. Bu şarkılara bakarsak “Oyunu gayet de kurallarına göre oynamış.” demek zorundayız. Tabii ki sadece ticarî amaçlarla böyle davranmışsa “vizyonsuz” diyebiliriz; ama diğer amaca yönelik olarak böyle davranmışsa “vizyonsuz” diyemeyebiliriz :-) Dolayısıyla, insanların neyi amaçladığını ve amaçlarına giden yolda ne gibi çabalar sarf ettiklerini bilmeden vizyon değerlendirmesi yapamayız. Bugün orta düzeyde işleri olan biri yarın bir gün çok iyi işler ortaya koyduğu zaman anlaşılır vizyon sahibi biri olduğu :-)

    “Anlattığı şeyler” ve “rap yapmak üzerine rap yapmak” meselesine gelince; battle rap'in klasik “düşmana meydan okuma” anlayışı ve “benim rapim senin rapinden iyi” türünden argümanları rapte anlatacak şeyleri sınırlı bir saha içerisine hapsedebiliyor; bu aslında battle rapin bir handikapı denebilir. Şimdiye kadar gelen geçen her rapçi bu tarz şarkılar yaptığı için de dinleyicilerde bir ölçüde doygunluk hissi oluştu diyebiliriz. (Aynı şey bir bakıma melankolik rapin sevgili kazığı, dost kazığı gibi temalarında ve yalnızlık, sokak, fakirlik gibi temalarda da mevcut.) Şimdiye kadar böyle yapılmış olması yeni rapçilere de “Bu iş böyle yapılıyor” minvalinde örnek teşkil edebiliyor. Ayrıca bu tarz raplerin çok yapılmış olması yenilerin kabahati de değil :-) Ben Ressira'ya kendini battle'a şartlamaması konusunda tavsiyede bulundum zaten. Ama şarkı “Bir şey anlatmıyor” denecek kadar da boş değil bana sorarsan; bazı satırlarda geyet güzel göndermeler de mevcut.

    @10 Nakaratla ilgili detaylı bir yorumu şarkı altında yapmıştım. Bu nakaratın tümden melankolik bir şarkıya daha çok yakışacağını düşünüyorum. Beat biraz karanlık; katılıyorum.

    @11 Direkt senin özelinde konuşmuyorum; bence meseleye yanlış yerden bakıyorsunuz. Karşılaştırmanız gereken şey dinlenme oranları değil. Ben Ravend'in şarkılarının dinlenme oranlarına baktım; Epidemik'te çıkan şarkıyı istisna tutarsak en çok dinlenen şarkı sekiz bin civarında tık almış. Ressira'nın en çok dinlenen şarkısı da elli bin civarında tık aldı. (Bu şarkısı altı günde altı bin tıklandı diye yüz günde yüz bin tıklanmaya erişecek diye düşünmeyin. İlk günlerde kanalın takipçileri görüntülüyor, sosyal medyada da paylaşılıyor; ama sonradan gün başına görüntülenme sayısı düşüyor.) Şimdi, Ravend sekiz bin, Ressira elli bin tıklandı diye “Ravend sekiz binken o nasıl elli bin tıklanır?” diye düşünüyor olabilirsiniz. Ama, Ravend'in hak ettiğini düşündüğünüz tıklanma neyse -atıyorum iki yüz bin- ona göre karşılaştırmanız gerekir. Yani, Ravend'in iki yüz bini hak ettiği yerde Ressira da elli bini hak ediyor diye düşünebilirsiniz. Ravend hakkını alamıyor diye Ressira'nın dinlenme oranına tepki göstermek saçma olur.

    Bol Sözlük yazarları arasında rapçiler olması güzel bir şey; ama sizin dinlenmiyor olmanızın sorumlusu diğer underground rapçiler değil ki. Elbette işleriniz sağlam olabilir; ama mesela Anıl Piyancı'nın “Profesör”ü falan dururken Ressira üzerinden kalite/tıklanma karşılaştırması yapmak ne kadar doğru? Onu örnek verdiğin için Ravend'in bir iki şarkısına da baktım; oraya geleyim:

    Amacım Ravend'i eleştirmek değil; haddime de değil zaten. “Minör Depresyon” ve “Uyku Yok” şarkılarına baktım. Dinlenme oranından bağımsız değerlendirirsem; on numara işler olduklarını söyleyemeyeceğim. Her şarkısını bilmeden yorum yapamam tabii ama mesela teke tek düşünürsem “Bahtım Kara”nın “Minör Depresyon”dan daha iyi olduğunu düşündüm. Rapte bir diğer pozitif ayrımcılık da “Rap hayatı anlatıyor” ve “Bu şarkı hak ettiği kadar dinlenmiyor” türü argümanlarla yapılıyor gibime geliyor. “Minör Depresyon”un rhyme açısından pek de sağlam olduğunu söyleyemem; hatta sık sık kullandığı “ya”lar ve tekrar ettiği bazı cümleler rhyme'ların etkisini kırıyor gibi. “Uyku Yok”un nakaratında zaten aynı cümleyi sürekli tekrar ediyor. Elbette daha sağlam şarkıları da vardır ve sekiz binden çok daha fazla tıklanmayı hak ediyordur; ama benim bir iki şarkıya bakarak “Sözlük yazarı olduğu için pozitif ayrımcılık yapıyorsunuz” demem yakışık almayacağına göre (sözlükte çok eleştirilen türler trap ve mumble rap'i yapıyor oluşunu öne sürerek bu argümanı daha da destekleme şansım da var hatta); bu şarkının eksiklerini dile getirmek yerine konuyu “Ayrımcılık yapılıyor” noktasına getirmek de mantıksız bana kalırsa. (Bu satırları okuyorsan kusura bakma Ravend; takdir edeceğin üzere mevzu sen değilsin. Sadece, belli konularda bazı noktalara odaklanmanın yanlış olduğuna dair cevaplar yazmak istedim. Arkadaş senin adını zikrettiği için konu senin üzerinden gelişti. Şarkılarını kötüleme amacı gütmedim; öyle anlaşılıyorsa kusuruma bakma. Başarılar dilerim :-) )

    yorumlayan adam

    27/6/2019 16:20 ~ 27/06/2019 16:21
        heart_plus : 0 stat_minus_2 : 0