yıl 2003, yaşım 7 o zaman daha okula yeni başlamışız. bilgisayarı bırak tüplü tv gördüğünde şükrediyorsun. günlerden birinde tv'de çocuklar duymasın oynuyor daha yeni bölümleri o zamanlar, havuç'un rapçi zamanları evdeki cihaza artık kaset midir cd midir bilmem bir taktı onu.. ve aşk gerçekleşti, müzik kafamda daha da alevlendi. zaten yaşıtlarım çizgi film izlerken benim kral tv'ye takılmam gibi bir gariplik vardı, şimdi durum daha farklı fakat bu müziğin ne olduğunu çözemediğim ve şarkının kime ait olduğunu bulamamam gerçeği vardı. yıllar sonra öğrendim
lose yourself olduğunu. sonrasında tv'de dönen
ceza vs kıraç v.b. bilimum olay, 2005 veya 2006'da tv'de
rapstar klibini yakalamam ve interneti de olan kuzenim vasıtasıyla sansar, pit10 gibi isimleri tanımam neticesinde durum daha da şekillendi. kültüre tam sarmamışım ama karışık cd'lerde
kontağı çevir bangırdıyor. rap ve ismail yk'yı beraber tükettiğim garip yıllardı, ama bir yandan da uydu yayın devreye girince siyahi kültürün popüler müziği olan r&b devreye girdi yakaladı beni. 2011'e dek böyle süregeldi, tv'deki uyduruk kanalların biri türkçe rap yayını yapmaya başlamıştı ve ilk denk geldiğim de
sekiz klibiydi. bugün nerelerde olursa olsunlar sekiz kadrosu bir nesli pozitif ve negatif yanlarıyla türkçe rap'e bağladı. sonrasında kişisel merak neticesinde kaynak taramaya ve geçmişi daha iyi anlama gayretiyle kültürün tümü tanıdığım yeni ve iyi isimlerle kafamda zaman içinde şekillendi ve günümüze geldik, farklı getiri - götürüleri de oldu tabi. artık bütçem el verdiği kadar bir
audiophile ve aşırı kulaklık kullanımından dolayı
tinnitus olmuş durumdayım. ne olursa olsun değer. bir çocuklar duymasın nelere kadir.