sözleri şuraya bırakıyorum, yorumlarınız için teşekkür ederim onlara daha sonra döneceğim önce albümü dinlemek istiyorum.
hizada sağ baştan ruhum, ne mutlu cenazeler
çıkmazında doğruyum devirdim cambazı
eski dünya atlasının muhtemeldir ablamızdan kalması
ve pek tabii ki muhtemeldir ablanızdan kalması
ben yokum dedim varlığa bi üçgenin en gölgesinde
nezaketten istifade başladım pazarlığa
eksiğinden fazla, zât-ı âlim muallakta
taşları verdim bi yığın boşluk uğruna
nedir bu imha, adımlarımdan çıkan felaket
yüzüme sıçrayan ayna hep aynı et hep aynı
palavrayla doğrulan güneş tepemde carcar
insanı insan et ya bana kısa çöpleri çal
saydım abesle iştigali nisanın köründe
ben mi vardım okyanusta ihtimaller dahili
tutundum arşa kollarımdan bırak lekeyi
sorma, kimse böyle olsun istemezdi (sorma)
sordum yine nasıl olsa eskaza
çarptım kendimi uçurtmalara ama
kimse böyle olsun istemezdi (güya)x2
bozuk hengâme kenti kurtar çiçeklerimden
siyah elimde mağlubum fakat kaçacak iplerim var
üçle dördü karmakarıştıran fotoğraflar
akabinde bi sehpanın altına bakar şekilde
yanlış köşelerde tek bulurum kendime denk
hikayemde sonumdan ibaret istemek ve
bulmak özrü kabahatimden edindiğim zevk
de büyüdü göz bebeklerimde dans edecek kadar vakte
seyret, topuklarımda eskişehir'i çiğne tükür
yıldızıyla rifat dalmışım, ne kadar aptalmışım
şiirde çizgilerle yüzüm bir duvara sabit halde
kalmışım dilimde kör tabancanın sesiyle bekle anlatayım
bekle anlatayım nasıl vardım nisanın köründe
uyandığım çığlık eşliğinde yıkandım ve yalan söyledim
üryandı gökler bile
kimse böyle olsun istemezdi
sordum yine nasıl olsa eskaza
çarptım kendimi uçurtmalara ama
kimse böyle olsun istemezdi (güya)x4